Ana Sayfa
Ziyaretci Defteri
Kur'an-ı Kerim'im önemi
Besmelenin Fazileti
Hurafeler
İman nedir?
Maddeli hadis-i şerifler
Abdest Nasıl Alınır
Şeytan
melekler
cennet
Cehennem
32 ve 54 farz
40 Hadis
Sureler
Menkıbeler
Dini Hikayeler
Cinler
Hac
Tecvid
Sesli Tecvid
ALLAH (cc)
Peygamberimiz
naatlar
naat
Adab-ı Muaşeret
başarı allah'tandır
çanakkale
video naat
10 sey vardır ki ruha eziyet verir!!
şeytanın en tatlı 12 sözü
İslam tarihi
Risale-i nur
Kıyamet alametleri
beklenen mehdi ve risale-i nur
hz. mehdi
hz.mevlana
sözler ve hadisler
Reenkamasyon yoktur
Ebu talib'in diriltilmesi
deprem ve günah ilişkisi
Nazar haktır
intihar etmek
Sigara içmek haram mı?
şeytanla bir alimin münazarası
iblisin meleklere sorduğu sualler
kalbe gelen düşünceler
namazdan sonraki vesvese
iman ve vesvese
ibni sina
idarecilik
Dualar
oruç ve zekat
Osmanlı Sultanlarının Ehl-i Beyt sevgisi
İkinci Abdülhamid Han
Fatih Sultan Mehmed Han
Osman Gazi
Şehitler
Kütüphanem
namaz
=> Teravih namazı
=> Cuma Namazı
=> BAYRAM NAMAZI
=> CENAZE NAMAZI
=> Tesbih namazı
=> TABLO HALİNDE NAMAZ REKATLARI
=> kaza,teravih ve yolcu namazı
=> Sehiv Secdesi
=> namazın esrarı (sırları)
=> Namaz ve Sağlığımız
=> Namazı Terkin Dini Cezası
=> Sabah namazının önemii
mübarek gün ve geceler
kıssadan hisse
ŞEYTANIN HİLELERİ
tartışmalı kitap
evlilik kadermi
ESHÂB-I KİRÂM KİMDİR?
ŞEYTANIN KALBE GİRİŞ YOLLARI
GÖKLERLE YERİN BİRBİRİNDEN AYRILMASI
Müslüman Nedir?
Tevhid
küfür
Ramazan Bayramı
Mezhebler
Anne-Babaya Saygı
Fravunun 3000 yıllık ceseti
Abdest Duaları
ilahi dinle

namazın esrarı

Namaz, Allah teâlâ'ya yalvarışın yeri ve hâlis sevginin madenidir. Esrarın meydanları namazda genişler ve ruhların ışıkları onda parıldar. (Sadık Dânâ, Altınoluk sohbetleri, c. 5 s. 79)
Namazın bir şekli bir de ruhu vardır ki, her bir şartını rüknünü yerine getirmekle ruhuna eriler. Mesela namazın şartlarından birisi olan abdestin her bir farzında, sünnetinde, edebinde namazın dosdoğru kılınmasına insanı hazırlayan bir sır ve işaret vardır.
Abdestle dış organları temizleyen ve günahlardan arındıran kul, namazda nefsini ma'siyetlerden tezkiye, kalbini de kin, nefret, haset... gibi manevi hastalıklardan tasfiye eder. Namazda vücudunu Kabe-i Muazzama'ya çevirdiği gibi, kalbini de bütün varlığıyla Allah'a yöneltir. Hangi namazı kıldığını ve kimin huzurunda bulunduğunu hatırlar.
Namazda "Allahü Ekber" diye tekbir alarak başlarken, "en büyük" vasfıyla Allah'ın büyüklükte eşsiz olduğunu, hiçbir mahlukun ibadetine olmadığını düşünür ve Allah'ın büyüklüğünü ve azametini de kalbinde hisseder.
Ellerini kulaklara kadar kaldırmak, kulun dünya işlerinin hepsini geriye atarak, dünyaya sırt çevirdiğine ve bütünüyle Allah'ın huzuruna vararak ilahi münacata yöneldiğine işarettir.
Tekbirden sonra kulun, efendisi önünde dikildiği gibi Allah'ın huzurunda durur. Ellerini bağlayarak gözlerini yere diker. Hiçbir uzvu kımıldamadan tam bir edeple "Sübhaneke" duasını okur. Tekbir Allah'ın huzuruna girmeye bu dua da Onunla konuşmaya başlamak olur.
Daha sonra şeytanlar, vesveseleriyle kalbi huzurdan ayırmaya, insanı şaşırtmaya çalıştıklarından; namaza girişin arkasından " Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım" diyerek gizli düşmanlar olan bu varlıkların şerrinden Allah'ın himayesine sığınır ve rahman ve rahim olan Allah'ın yüce ismiyle Fatiha suresini okumaya başlayarak Allah ile konuşmak şerefini kazanır. Artık kul, Allah ile mükâlemenin sonsuz lezzetini tadar. Bu süredeki mübarek duaların kabulü için "Amin" diyerek sözünü bitirir.
Biraz daha Kur'an okuduktan sonra onu yüce zatını saygıyla anıp tekbir getirerek rükûa varır. Rükûda kendisi hiçbir şeye muhtaç olmayıp, bütün varlıkların kendisine muhtaç olarak sığındığı yüce rabbini "sübhane rabbiyel-azim" yani (yüce rabbimi tenzih ederim) diyerek azamet ve vakar duygusu ile üç defa tespih eder. Kul, bu hareketiyle "Rabbim! Günahkar vücudum senin huzurunda ve önünde eğilmiştir. Şüphesiz Sen ululuk sahibisin, Senin ululuğun önünde ben başımı eğiyorum." Demek ister.
sonra rükûdan doğrulur Rabbine hamdını sunar, tekrar tekbir alarak alnını yere koyar. Saygısı son haddine varınca üç defa "sübhane rabbiyel-ala" yani (en yüce olan rabbimi tenzih ederim) diyerek yüce rabbinin büyüklüğünü düşünerek arkası arkasına tespihlerle anar. Bunun arkasından, Rabbine, büyüklüğüne layık bir şekilde hakkıyla ibadet edemediğini itiraf ederek tekbirle başını secdeden kaldırır (Hüseyin Cisri Efendi, Risale-i Hamidiyye, s 115).
Fakat secdeden başını kaldırınca, secde halinde daha şerefli ve faziletli bir ibadet olmayacağını düşünerek bir kere daha secdeye varır ve secde etmekten kaçınan şeytana tabi olmayacağını kuvvetle ifade etmek ister. Kul bu secdeleriyle şöyle söylemiş olur. "Ey rabbim! Benim bu en değerli ve şerefli organlarım senin huzurunda, senin bana lütfedip merhamet etmen için yerlere kapanmıştır."
Artık başını secdeden kaldırarak ta'zimle oturur. Ettahiyyatü'yü okurken; bir taraftan ondaki engin manaları tefekkür eder, diğer taraftan Hazret-i Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- 'in miracından bir nasip almaya çalışır. Zira secdeden sonra teşehhüdde, enaniyyet perdelerinden kurtulmaya işaret olduğu gibi, Rabbani cezbelerle Hakkın cemalini görmeye vasıl olma işareti de vardır. (Ramazanoğlu Mahmut Sami, Bakara suresi tefsiri, 28)
Daha sonra , namazı ümmetine bir hibe olarak getiren Peygamber-i zişana selam okur. Selam verirken sağdaki ve soldaki meleklere de selam verdiğini hatırlar. Sağa, sola selam verişte iki dare selam vermeye işaret bulunduğu gibi, sağdan cennet nimetlerine, soldan da lezzet ve şehvetlere davet eden her cahil davetçiye selama işaret vardır. Şekilciler namazı edadan selamla çıkarlar. Hakikat ehli ise, selamla namazı devam ettirmeye girerler. Nitekim Allah Teala: Onlar namazlarına devam ederler. Buyurmaktadır. (Mearic, 23)
Kulun Allah karşısında acizliğini sunan ilk hareketi, ellerini bağlayarak saygıyla durmasıdır. Bu ilerleyerek Allah'ın huzurunda baş eğme (Rükû) şeklinde gelişir. Bu, daha da ilerleyerek onun huzurunda yere kapanmak, başını yere koymak, alnını yere yapıştırmak (secde) şeklini alır. Namazın tamamı işte bu saygı ve duygudan ibarettir. Namazın dış görünüşü içersindeki ruh budur. Bu yüzden de namaz, dünya ve ahiret saadetinin, huzurunun esasıdır.



AYASOFYA CAMİİ
Eyup Camii, Tan Vakti
EYÜP SULTAN CAMİİ
Caminin içerisinden bir kesit
BEYAZID CAMİİ
Fatih Camii
İstanbul Fatih Camii
Dolmabahçe Camii
DOLMABAHÇE CAMİİ
Haliç'in Karaköy yakasından Süleymaniye Camii'nin görünüşü
SÜLEYMANİYE CAMİİ
Süleymaniye Camii'nin içi
YAVUZ SELİM CAMİİ

MİMAR SİNAN ŞEHZADEBAŞI CAMİ
Selimiye Camii
SELİMİYE CAMİİ


ÇEŞİTLİ CAMİİLER



Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol